Ah, yazın tatlı sıcaklığı... Kimi bronzlaşmayı düşlerken, kimi de güneşin altında serin bir limonata yudumlamanın hayaliyle dolup taşar. Ancak bu güzel hayaller bazen acı bir güneş yanığı ile sonuçlanabilir.
Uzun süre güneşe maruz kalmak, derinin altında ultraviyole ışınlarına maruz kalmasına neden olur. Bu da güneş yanığı adı verilen ciddi bir deri hastalığına yol açabilir. Önce deride kızarıklık oluşur, sonra yanığın şiddetine bağlı olarak deri rengi koyulaşır ve üst katman soyulabilir.
Bu yanıklar genellikle birinci veya ikinci derece olarak sınıflandırılır. Birinci derece yanıkta genellikle sadece kızarıklık, ağrı ve şişlik vardır. İkinci derece yanık biraz daha ciddidir ve cildin üzerinde içi su dolu kabarcıklar oluşabilir.
Güneş yanığından korunmak için, en başta güneşin en dik geldiği ve UVB ışınlarının en yoğun olduğu 10:00-15:00 saatleri arasında mümkün olduğunca gölge alanları tercih etmeliyiz. Bu saatler dışında bile güneşe çıkmadan önce güneş kreminizi sürmeyi unutmayın. Kremi belirli aralıklarla yenileyerek kullanmayı da ihmal etmeyin.
Eğer yanığınız varsa, endişelenmeyin, bu durum genellikle birkaç hafta içinde iyileşir. Yanığınızın üzerine aloe vera gibi serinletici ve iyileştirici kremler sürmek ve bol bol su içmek genellikle işe yarar. Ağrı ve rahatsızlık hissediyorsanız, ağrı kesici almayı da düşünebilirsiniz. İşte bu kadar basit! Bilinçli bir şekilde güneşin keyfini çıkarın ve cildinizi koruyun. Hem güneşin tadını çıkarabilir, hem de sağlıklı bir cilde sahip olabilirsiniz.